Giriş Yap-Kayıt Ol
Kimler Sitede
Şu anda 67 konuk ve 3 üye çevrimiçi- ilaç
- mayakef
Bir Kelime Öğren
GESTALT |
Uzaktan Görü |
Pirokinesis |
Kelimeler
. | GESTALT |
. | Uzaktan Görü |
. | Pirokinesis |
. | Cadı Tahta |
. | Zombi |
Günün Sözü
Shakespeare
Duru-Rüya Sayıları
Toplam: 5017 |
Bugün: 0 |
Bu hafta: 0 |
Bu ay: 382 |
Designed by: |
A'dan Z'ye Spiritüalizm ve Parapsikoloji Sözlüğü
Diger sozluklarimiz
Terim | Tanimlama |
---|---|
Darbeci |
Darbeci terimi, kendi varlığını insanlara ispat etmek için eşya üzerinde çeşitli tonlarda sesler çıkartan ruhlara verilen bir sıfattır. Bu ruhlar genel sınıflamada, geri varlıklar denen bölüme girerler. Her ne kadar varlıklar cevher itibarı ile asil ve lekesiz isede; bilgi ve görgü bakımından sonsuz derecede bir sınıflanma meydana getirirler. Bu yüzden geri sayılan varlıklar bedensizken, bedenlilere etki etmek üzere çeşitli yollar kullanılar. Kaba etkiler maddi etkilerle en iyi şekilde uyuşabildiğinden, bu geri varlıklar kendilerini kaba fiziki sesle belli etmektedirler. Tekinsiz ev olaylarında duyulan seslerin bir kısmı bu türdendir. |
Darbeler |
Fiziki celselerde masanın üzerine, duvarlarda, tavan ve diğer eşyalarda duyulan sesler. Bu sesler kah, sert ve tiz, kah sert ve tok ve bazende içten ve derinden derine duyulur. Muhakkak ruhların meydana getirdiğini idda edemeyiz. Çoğunluk fiziki kabiliyette olan medyomların kendi psişik enerjilerini yerel olarak yoğunlaştırmalarından doğar. Genellikle fiziksek medyomluğun ilk belirtisidir. Bu sesler ile '' darbeli konuşum'' daki tıkırtıları veya seri darbeleri karıştırmamak lazımdır. |
Darbeli Konuşma |
Türkçe de teknik bir terim olarak yerleşmiş olan tiptoloji, ruhların darbeler vasıtasıyla haberleşmesini ifade eder. Tiptoloji birçok kısımlara ayrılır; a) Hareketle tiptoloji; Darbeler hareket eden her hangi bir obje vasıtasıyla sağlanır. Mesela masanın bir ayağının kalkarak zemine vurması şeklinde. Bu şekilde evet- hayır gibi pek basit bir kod sistemi tesbit edilir. Sorulara ancak evet hayır cevabı alınır. Celse idarecisi soruları bu cevaplara göre düzenlemelidir. b) İçsel yahut pasif tiptoloji; Darbeler, eşyanın kalkarak zemine vurması şeklinde değil, aksine hareketsiz halde bulunan eşyanın içinden duyulur. Kulak bunu ayırdedebilir. Bazen bu içsel tiptoloji, medyomun hareketli bir uzvunun bir masa üzerine vurması, hatta bütün bedenine ''tık'' tarzında irkilmelerin oluşmasıyla gözükebilir. c) Alfabeyle tiptoloji; Darbe sayıları alfabe sırasına göre her bir harfle tekabül edecek tarzdadır. Mesela A harfi için bir darbe, B harfi için iki darbe. Tiptoloji ilkel diyebileceğimiz bir iritbat şeklidir. Medyomun fiziki kabiliyetine dayanır. Usta bir deneycinin elinde fantomatik celselere kadar gelişebilir. Bu yolu mümkün olduğu kadar iyi yönetmelidir. |
Davetsiz Haberci/Drop-in Communicator |
Oturum esnasında davet edilmeden gelen haberci . |
DDA |
Duyu Dışı Algılamanın kısaltması. İnsanın gelecek, geçmiş veya şimdiki zaman hakkında, bilinen bir duyuyu kullanmaksızın bilgi edinebilmesidir. |
Dedüblüman |
Bedene bağlı bir ruh, özel şartlar altında, kendi bedenine etki eder ve ondan bazı parçaları demataryalize hale sokar; sonra onlara istediği şekilleri vererek başka yerlerde tekrar şekillendirir. Bu olaya dedublüman ismi verilmektedir. Ruh ve beden ilişkisinin bulaşık halde gevşemesi ile dedüblüman olayları meydana gelir. Bedenle ilgisini azaltan perispiri bedene ait bazı seyyal maddeleride beraberinde götürmektedir. Bedende bir tür çözülme vardır. Dedublüman deneysel ve kendiliğinden olarak meydana gelir. Deneysel olanlar; Şahsi dedublüman çalışmalarıyla ve manyetizör yardımıyla oluşur. Her ikiside uzun ve yorucu çalışmalar ister. Bu husuta yetenekli olmak gerekir. Bunlar gözle görünmezler. Ancak hassas süjeler, görücü medyomlar tarafından gözlenebilirler. Bazılarını da bir çok kimseler, aynı zamanda müsahade edebilirler. Beş duyumuzun hepsine cevap verebilenlerin yanı sıra, kısmen cevap verenlerde mevcuttur. Pek eski bir tarihi vardır. Dedublüman halinin dinde, züht ve takva ile, imtiyazlı kudretlerle, melek, cin, şeytan vs . ile alakası yoktur. Bu hal bazı organik şartlar altında, bazı psikolojik ve fizyolojik oluşumlarla meydana gelen, bir doğa olayıdır. Ruh ve beden münasebetlerine ait maddesel bir görünümdür, bilimseldir. |
Degajman |
Kapalı olan bir yerden kurtulmak, gerekli şartların dışına çıkmak Mecburiyet ve külfetten kurtulmak. Ruhçuluk'ta; Medyomun transa geçmeden evvel kendini etraftan bir konsantrasyon vasıtasıyla tedriç etmesi, bedensel ilişkilerden kendini sıyırması, ruh beden bağlantısını gevşetmesidir. Dedublüman hadisesi yarı degajman halidir. Zira ruh beden ilişkileri tamamen kesilmemiştir. Manyetik uyku, ipnoz ve ruhsal ayrışım esnasında ruh bedenden kısmen degaje olmuş durumdadır. Degajman sırasında beden duyuları zayıflar, ruhsal duyarlık ve yetenekler gelişir. Ruhun serbestiyeti artar, ruhsal planlarla ilişki gelişir... Mistik deneylerde, murakabede, dalgınlık hallerinde, bazı hastalık hallerinde, normal uykuda, ruh-beden bağlantıları derece derece azalır. Degajmanın en son devresi ölüm demektir. Son degajman ölümle son bulur ki ruh ve beden ilişkisi kesilmiştir. |
Deist |
Deist: (Deiste) ; Hiçbir dini töreni kabul etmemekle beraber, Allah'ın varlığına iman eden kimse. |
Deja Vu |
Kişinin, o anda olan birşeyi daha evvel tecrübe ettiği hissine kapılması. |
Delta |
Her çeşit olağan dışı olayı anlatmak için kullanılan bir terim. |
Dematerilizasyon |
Fiziksel bir objenin paranormal olarak görüntüsünün soluklaşıp, saydamlaşması veya tamamen kaybolması. |
Demateryalizasyon |
Psikoloji'de; Bir algı yoluyla önceden duymuş olduğumuz bir duyguyu tekrar duymamız. Bazan hafıza karışıklığı ve hafıza kaybı ile görmüşlük aldanmalarında da dejavu hadiseleri olabilir. Ruhçuluk'ta; Bir kimsenin değişik mekan ve psikoloji içine girerek, hem şimdi ki hem geçmiş bir zamanı birarada yaşayarak gösterdiği ruh halleridir. Geçmiş bir hayatta yaşanılmış bir yerin, şimdiki halde görünür görünmez çok kuvvetli olarak hatırlanması, ayrıntılı olarak tarif edilmesi, ayrıca o devrin ruhsal haline dönülmesi tarzında ortaya çıkar. Reenkarnasyon için çok kuvvetli bir kanıt oluşturur. Sayısı bilinmeyecek kadar dejavu olgusu vardır. Deja- Antandü; Önceden işitmişlik, duymuşluk duygusu. Sanki işitmişlik. Şimdiki zamanda işitilen ses ve sedanın zamanı saptanamayan bir geçmişte işitilmiş olduğuna dair kesin kanaat. Dejavunun sesle ilgili tipidir. Canlıların yada müzik aletlerinin meydana getirdiği seslerin, müziklerin, ilk kez işitilmesine rağmen daha önceden işitilmiş olduğuna ait karşı konulmaz bir inanç ve kanaat. |
Denek |
Psişik kabiliyeti araştırılan kişi. |
Deney |
Bazı kânunların uygulanması veya ileri sürülen bâzı fikirlerin doğruluk derecesinin tesbiti için yapılan işlemler. |
Deneyci |
Deneyi yöneten kişi. |
Deneyci Tesiri |
Deneycinin kişiliği veya davranışlarının deney sonuçlarına tesir etmesi. |
Deneycinin Etkisi |
Nörmalüstü fenomenlerin varlığını ispat etmek (ya da aksini ispat etmek) için düzenlenmiş araştırma programları üzerinde çalışan parapsikologlar, deneyi gerçekleştirenin belirli bir şekilde sonucuna etki edebileceğini gözlemişlerdir. Gözlemcilerin dikkat ettiğine göre, aşırı inançsız bir kişi tarafından bir test gerçekleştirildiğinde, gerçekleşen sonuçlar aşırı derecede düşüktür. Oysa inanan bir bilim adamının ya da araştırmacının yönetiminde ise deneklerin performansının isabeti çok yüksektir. |
Deneysel Grup |
Özel bir test prosedürünün altında olan bir grup pisişik. |
Deneysel Parapsikoloji |
Kendiliğinden olan olayları araştırma veya teftiş teknikleri yerine, deneysel metodları içeren parapisikolojik araştırmalar. |
Deneyüstü |
Fiziksel ve zihinsel bir deneye gerek görülmeden, doğrudan doğruya öğrenebilmedir. Doğru ilham ve vahiy gibi... Deneyüstü bilgi edinmek ruhsal irtibatlar sayesinde gerçekleşir. Bunun için şart; Ruhun serbest şuur haline geçmesidir. Deneyüstülük mistiklikte amaç olarak ele alınmıştır. Vasıtasız olarak, İlahilik ile yüce olan Zeka ile temasa geçmek deneyüstü bir eylemdir. Böylece hakikatle tam temas, kesin bilgi elde edilmiş olunur, derler...Deneyüstülük, ruhun ve kainatın haiz olduğu hakikate doğrudan temas anlamınada gelmektedir. |